[avatar user="farukcaymaz" size="150" ]

Mesela… 2

/ by | Leave a comment

Sevgili dostlar,geçen hafta kaldığımız yerden devam edelim.

Diyordum ki;

“Seçim dönemine yaklaştığımız şu günlerde,neredeyse savaş ekonomisine benzer ekonomiyi uygulatmadan,yatırımları bekletmeden;ekonomik çarkları durdurmayıp,işsizlik oranlarında düşüş olduğuna dair açıklama,”

Yapılmayabilirdi…

***

“Hukuk’un üstünlüğünü kabul ederek;tüm adalet işleyişlerinin önünü açarak ;bu ülkede asla kişilerin veya kurumların etkisi olmayacağını ,siyasetçiler olarak,hükümet olarak garanti ederiz”

Denilebilir…

***

“Meslek kuruluşları ve Odalarının daha etkin çalışmalar yapabilmesi,bu ülkenin kalkınmasında katkıda bulunması için gerekli yasalar düzenlemeleri acilen çıkaracağız.Fikir özgürlüğünden fikir birliğine gidilebilecek her türlü yardımı ve desteğe sağlayacak adımları atmak için yeniden bir araya gelecek ve fikirlerine saygı duyacak ,onlar da gelecek ile ilgili en düzeyli ve herkes için yararlı olan çalışmaları yapmasını bekleyeceğiz.Bu konuda asla çatışmalara yer verecek hareket ve kişisel çıkarcılıkla bağdaşacak her türlü hareketin de önünde set kuracağız.”

Denilebilir…

***

“İşsizlik rakamlarında bugüne kadar yapılan gerçekçi olmayan istatistiklere asla itibar edilmeyecek,el birliğiyle yatırımlara dönük çalışmalara başlayacak ve işsizliği asgari düzeye düşürecek tüm çalışmaları bitireceğiz.Bu ülkenin işsizlik ile olan sorununu “kendi içinde üreterek dışa bağımlılığı kaldıracağız” ilkesi ile;

Tarıma olan desteği sonuna kadar koruyacağız.Çiftçimizin ve emekçimizin dış alımlarla heba etmeyecek,tüketicilerimizi dış ülkelerin muhtacı haline getirmeyeceğiz.Özelleştirilmiş olan tüm fabrikaların özelleştirmeden doğan işçi çıkarımlarını yeniden gözden geçirecek ,istihdam yaratacak adımları hiç düşünmeden atacağız.

Meslekte başarı ve liyakat durumuna göre istihdam edecek çalışma durumlarına göre ödüllendirme sistemini bir an önce kuracağız.”

Denilebilirdi…

***

“Hayat geçim standardı ve ülkelerin profiline göre geride olduğumuz insanımızın, refah düzeyini yükseltmek için, yoksul kalmayana kadar önceliğimizin halkımız olduğunu hatırlayarak; kamuda yapılan israfları, aşırı pahalı makam araçlarını, seyahat masraflarını ve harcamalarını en asgari düzeye indirecek, masrafa kaçan kurumlar ile kişiler hakkında gerekli soruşturmalar, idari cezalar ve yetkisizlendirmeler uygulayacağız.”

Denilebilir…

***

“Vatandaşlarımız arasında; kendi aramızda(siyasetçiler)yaptığımız kavga ve çekişmeler nedeniyle ortaya çıkan ötekileştirmeyi yok etmek için gerekli tüm adımları atacağız.

Bilinmelidir ki;

Siyaset meydanında bu tür şeylerin olağan olduğu, hataya hemen her siyasetçinin düştüğü doğrudur. Bu noktada bu ötekileştirilmeleri kaldırıp birlik ve kardeşliği sözde değil gerçekte yapmak için, kusurlarımızı görecek ve onları örtbas etmeye çalışan herkesin sorumlu olacağını anlatacak, bu ülkenin kader birliğini en iyi şekilde paylaşacağız.”

Denilebilirdi…

“Fikirleri beyan eden ve bize muhalif olan hiç kimseyi “vatan haini” gibi görmeyip, fikirlerine saygı duyacağız. Sırf bize muhalif oldukları için içeriye attığımız(terör örgütü yandaşları hariç) görüşümüze aksi yönde düşünceleri olan gazeteci ve diğer insanları hürriyetlerine kavuşturacağız en kısa sürede.”

Denilebilir…

Olmadı, “biz bunları yapamayacağız. Bunun için erkenden seçime gidilmeli ve bunları yapabilecek genç akıllara ve dürüstçe davranacak yeni siyasetçiler getirilmelidir”

Deyin bari!..

Selam ve Saygılarımla

Faruk CAYMAZ

İnş. Müh-Şair ve Yazar

 


Etiketler: 667 okunma
Bilgilendirme

Urfa Yaşam Haber sitesinde yazılan yazılardan yazarın kendisi sorumludur. Yazarın görüşleri Urfa Yaşam haberinin görüşlerini yansıtmaz

Yorum yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir